3. Fahrenheit 451
Amerikan edebiyatının önde gelen yazarlarından Ray Bradbury’nin 1953’te yayınlanan çalışmaları Fahrenheit 451 onlarca yıl önce bugünün ve uzak geleceğin dünyasına sert eleştiriler yapıyor. Distopik bir kurgusal düzlemde hareket eden çalışma, azalan sanat ve düşünce dünyasıyla, teknolojinin gelişmesiyle ilgilenir. Ray Bradbury’nin romanı Fahrenheit 451 romanı, baskı bilim kurgu rejimi ve robotlaştırılmış bir toplum karışımıyla. Kitabın konusu, itfaiyecilerin ateş yakmak yerine kitap yakmakla görevlendirildiği totaliter bir düzen etrafında şekilleniyor. Roman, adını kitapların yanma derecesi olan sıcaklık ölçümünden alıyor. 24. yüzyılda Fahrenheit 451 sosyal yaşam, skolastik düşüncenin hüküm sürdüğü Orta Çağ’a çok benzer. Bradbury, kitabıyla ilgili açıklamalarında, romanı yazma amacının televizyonun okumaya olan ilgisini körelttiğini vurgulamak olduğunu belirtiyor. Bu noktada yazar, eleştirisinin herhangi bir hükümete değil, doğrudan halka yönelik olduğunu açıklar. Aynı suçu kitap yakan ve kitap okuyanlarla yakan yazar, topluma zarar veren ana unsurun düşünmeyi reddetmek olduğunun altını çiziyor.
“Okuma” hiç bu kadar yasak ve zevkli olmamıştı! Daha önce sadece kendisine verilen işi yapan Montag, bir gün korkunç bir olaya tanık oluyor. Bir adamın kitaplarıyla diri diri yakıldığını gören Montag, bu olaydan sonra artık aynı olamaz.
Adamın yakılması üzerine kitaplarla ilgilenmeye başlayan Montag’ın komşusu Clarisse’i de etkiledi. Genç bir kız olan Clarisse, Montag’a ve diğer herkese garip görünüyor. Okuyan ve sorgulayan genç kız, Montag’ın zihninde yeni ufuklar açar. Ancak Montag bir gün onun da öldüğünü öğrenir ve bu son olay onu daha fazla okumasını sağlar.
Montag kitaplarını işyeri ortamından ve yakın çevresinden tutmak zorundadır. Ancak eşi Mildred herkesten önce. Bundan sonra Montag, önceki yaşamından çok farklı bir şekilde yoluna devam ediyor.
Şimdi En Sevdiğim Kitaplara Sahip Olun! Size eşsiz bir okuma değeri hatırlatan bir kitap arıyorsanız, doğru bağlantıdasınız. Fahrenheit 451’in olmasını beklemeyin ve bu kitabı hemen sepetinize ekleyin!

5. İnsan Düşen Bilim Kurgu Klasikleri
“Bir arketip ustası. Ödün vermeden zamanın ruhunu yakalayabilen bir sanatçı. ”–Jonathan Lethem
“ Dünyaya Düşen Adamdaki karakter hayatımın geri kalanı boyunca aklımda kalacak. ” –David Bowie
“Şimdiye kadar yazılmış en iyi bilim kurgu kitaplarından biri.” –James Sallis
“Dünyadaki bir uzaylı hakkında yazılmış en gerçekçi eser.” –Norman Spinrad
“Mars’tan gelirseniz, Gerçekten Yalnız Olmalısınız.”
Walter Tevis, çağının en isyancı ve en hafif yazarlarından biridir ve bilimkurgu özünü çok iyi kavramıştır. 1976’da Nicolas Roeg tarafından yönetilen film ve David Bowie’nin hayatı Newton karakterine uyarlandı ve bilimkurgu sinemasının kült eserlerinden Dünya’ya düşen adam en ünlü ve yazarın en entelektüel eseri.
Thomas Jerome Newton daha çok, daha akıllı olduğu Anthea adında bir uzay aracıyla dünyaya gelen insansı bir uzaylı. Gezegeni nükleer savaş nedeniyle yaşanamaz hale gelen Newton’un amacı, Dünya’yı inşa etmek ve oradaki insanları yeni gezegenine taşımak için uzay gemisiyle eve dönmek. Nathan Bryce, Newton’un şirketinin başlattığı yeni ürünlerin dikkatini daha da fazla çekiyor. & # 39; dr. Bu olağanüstü uzaylı sadece bir düşmana sahiptir: İnsancıllaştırma.
Ada Dünya’ya Düşüyor, insan olmayan insanın görüşü.